Thursday, 24 December 2009
Tuesday, 22 December 2009
İklim değişikliğini durdurmaya yönelik bir anlaşma Kopenhag'dan çıkmadı,
http://www.sesonline.net/php/genel_sayfa.php?KartNo=54454
Şahin: 'Kopenhag'da ortaya çıkan anlaşma, aslında bir anlaşamama belgesi' [Sesonline] Ada ülkeleri adına konuşan Cabo Verde delegesi şöyle demişti Kopenhag’daki bir basın toplantısında. “Biz buradan işe yarar bir anlaşma elde etmeden gidersek çocuklarımızın yüzüne nasıl bakarız. Bu bizim için ölüm kalım meselesi.” “Asıl mesele Batı’nın küresel ısınmadaki tarihsel sorumluluğunu ve bu sorumluluğun getirdiği yükümlülükleri üstlenmekte gönülsüz oluşu”. “Küresel ısınmaya sanayileşmiş zengin ülkeler yol açtı, fosil yakıtlarla büyük bir zenginlik yarattılar, şimdi bunun bedelini küresel ısınmada bir kabahati olmayan yoksul ülkeler ödüyor. O halde tamir için ve doğan bu iklim borcu için gereken bedeli zengin ülkeler ödemeli...” [COP-15 İklim Zirvesi'ndeki gelişmeleri, özel haberleriyle sık sık okurlarıyla paylaşan Sesonline.net; şimdi de yaşamsal önemdeki iklim konusunu ve bu önemli zirveye ilişkin bir değerlendirmeyi sizlerle paylaşıyor. Arife Köse, Kopenhag İklim Zirvesi'ni izleyen Yeşiller Partisi MYK üyesi Ümit Şahin'le konuştu....] DEVAMI İÇİN YUKARDAKİ LİNK İ TIKLAYABİLİRSİNİZ.
Şahin: 'Kopenhag'da ortaya çıkan anlaşma, aslında bir anlaşamama belgesi' [Sesonline] Ada ülkeleri adına konuşan Cabo Verde delegesi şöyle demişti Kopenhag’daki bir basın toplantısında. “Biz buradan işe yarar bir anlaşma elde etmeden gidersek çocuklarımızın yüzüne nasıl bakarız. Bu bizim için ölüm kalım meselesi.” “Asıl mesele Batı’nın küresel ısınmadaki tarihsel sorumluluğunu ve bu sorumluluğun getirdiği yükümlülükleri üstlenmekte gönülsüz oluşu”. “Küresel ısınmaya sanayileşmiş zengin ülkeler yol açtı, fosil yakıtlarla büyük bir zenginlik yarattılar, şimdi bunun bedelini küresel ısınmada bir kabahati olmayan yoksul ülkeler ödüyor. O halde tamir için ve doğan bu iklim borcu için gereken bedeli zengin ülkeler ödemeli...” [COP-15 İklim Zirvesi'ndeki gelişmeleri, özel haberleriyle sık sık okurlarıyla paylaşan Sesonline.net; şimdi de yaşamsal önemdeki iklim konusunu ve bu önemli zirveye ilişkin bir değerlendirmeyi sizlerle paylaşıyor. Arife Köse, Kopenhag İklim Zirvesi'ni izleyen Yeşiller Partisi MYK üyesi Ümit Şahin'le konuştu....] DEVAMI İÇİN YUKARDAKİ LİNK İ TIKLAYABİLİRSİNİZ.
Wednesday, 2 December 2009
KÜRESEL ISINMA AMAZONLAR’I VURACAK, DÜNYADA SICAKLIK 2 DERECE DAHA ARTARSA KRİTİK EŞİK AŞILACAK.
Brezilya Ulusal Uzay Araştırmaları Enstitüsü tarafından hazırlanan Çevre Bakanlığı'nın yayımladığı rapor Brezilya'da 2100'e dek sıcaklığın ortalama 4 derece artabileceğini ortaya koydu.En kötümser tahmine göre Amazon bölgesinde sıcaklık 8 derece artabilir, bu da 'bakir ormanın değişimine' neden olabilir.Araştırmacılardan Jose Marengo, 'dünyanın akciğerleri' olarak bilinen Brezilya'daki Amazon yağmur ormanlarına ileride bu benzetmenin yapılamayacağını, küresel ısınmanın sonucu olarak bölgenin karbondioksitin yayıldığı bir bölge durumuna gelebileceğine dikkati çekti.Brezilya'daki diğer bölgelerin de küresel ısınmadan nasibini alabileceğini belirten araştırmacılar, 100 yıl içinde yarı kurak olan kuzeydoğunun kurak duruma gelebileceğini, nüfusun yüzde 25'inin, yani 42 milyon kişinin yaşadığı kıyı bölgelerinde deniz düzeyinin yarım metre artabileceğini vurguladılar.Araştırmaya göre Rio de Janeiro bölgesi de 'en fazla tehdit altında olan' bölgeler arasında bulunuyor.'Kritik eşiğin aşılmasına' 2 derece kaldıDünyanın ortalama sıcaklığının 2 santigrat derece daha artması, 'kritik eşiğin aşılması' anlamına gelecek. 'Missouri Botanical Garden' Başkanı Peter H. Raven ve Michigan Üniversitesi'nden çevrebilimci Rosina Bierbaum'un başkanlığını yaptığı bir BM paneli tarafından hazırlanan rapor için, 11 ülkeden 18 bilim adamı çalışma yaptı.Rapora göre, yeryüzünde ortalama sıcaklık son 100 yıl içinde 0.74 derece arttı. Raporda, küresel ısınmanın yol açacağı sonuçlar, 'deniz seviyesinin yükselmesi, kuraklık ve hastalık alanlarının dağılımı, iklime bağlı doğal afetler, tarımda, ormancılıkta, balıkçılıkta ve ekonominin diğer alanlarında ortaya çıkacak hasar' gibi başlıklarda ele alındı. Tavsiye olarak ise hükümetlerin temiz enerji kaynaklarına yönelik yaptıkları araştırmalara harcanan paraları 10 milyarlarca dolar artırmaları, fosil yakıtlardan uzaklaşmayı teşvik etmeleri, kömürle çalışan termik santrallerin yenilerinin inşaatına izin vermemeleri gerektiği vurgulandı. Raporda BM'nin de on milyonlarca kişiye ulaşabilecek çevre mültecilerine hazır olması gerektiği belirtildi. Karbondioksit yerin 700 metre altına pompalanıyor Alman bilim adamları ise küresel ısınmaya karşı zaman kazanmak amacıyla, karbondioksitin yerin 700 metre altına pompalanarak depolanması üzerinde çalışmalar yapıyor. Bu amaçla Ketzin kentinde sondaj çalışmaları başlatıldı. Proje, AB'nin sağladığı 35 milyon Euro tutarındaki fon ile Ulusal Yerbilim Araştırma Merkezi (GFZ) tarafından yürütülüyor.GFZ Başkanı Rolf Emmermann, hedeflerinin iki yıl içinde 60 bin ton karbondioksiti, yeraltına depolamak olduğunu söyledi. Gazın pompalanmasına, Haziran ayı ortalarında başlanması planlanıyor.Emmermann, yeraltına karbondioksit depolanmasının kısa dönemli bir çözüm olacağını, ancak bu yöntemin atmosfere karbondioksit salımını azaltacak alternatif enerji kaynakları geliştirilinceye kadar insanlığa zaman kazandırabileceğini kaydetti.Karbondioksitin, yeraltında gözenekli kaya katmanlarında bulunan tuzlu çözeltilere depolanması amaçlanıyor. Yapılacak ilk denemelerle, pompalanacak gazın yer altındaki dağılımının nasıl şekilleneceği ve uzun süreli olarak burada durup durmayacağı test edilecek. NASA iklim uzmanı: ''Termik santral inşaatlarını askıya alalım''ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA) önde gelen iklim uzmanı James Hansen, gezegenin ısınmasına yol açan karbondioksit gazının atmosfere karışmasını önlemek amacıyla termik santral inşaatlarının askıya alınmasını tavsiye etti.Washington'da bir toplantıda konuşan iklim uzmanı, ''8-10 yıl içinde karbondioksit emisyonunu önleyecek teknolojiler geliştirilene kadar termik santrallerin inşaatına ara vermeliyiz'' dedi.Gezegenin mutlaka muhafaza edilmesi gerektiğini vurgulayan Hansen, atmosfere daha fazla karbon gazı bırakılırsa 10 yıla kadar iklimin değişmesinin kaçınılmaz hale geleceğini ve sıcaklığın artmaya devam ederek yeryüzünü bambaşka bir yere çevireceğini anlatarak uyarıda bulundu.Amerikalı uzmana göre, iklim ısınınca kutuplarda buzul kalmayacak ve denizler uzun vadede yüz yıl içinde 5-6 metre yükselebilecek.ABD Enerji Bakanlığı, 96 milyona yakın konutun elektrik ihtiyacını karşılamak için 10 yıl içinde kömürle çalışan 159 elektrik santralı inşa etmeyi planlıyor.ABD'deki kömür rezervleri, en az 250 yıl sonra tükenecek.Kömür, gaz ve petrol gibi fosil yakıtlarının yanmasıyla ortaya çıkan karbondioksit, iklimin ısınmasının en büyük sebebi sayılıyor.
Brezilya Ulusal Uzay Araştırmaları Enstitüsü tarafından hazırlanan Çevre Bakanlığı'nın yayımladığı rapor Brezilya'da 2100'e dek sıcaklığın ortalama 4 derece artabileceğini ortaya koydu.En kötümser tahmine göre Amazon bölgesinde sıcaklık 8 derece artabilir, bu da 'bakir ormanın değişimine' neden olabilir.Araştırmacılardan Jose Marengo, 'dünyanın akciğerleri' olarak bilinen Brezilya'daki Amazon yağmur ormanlarına ileride bu benzetmenin yapılamayacağını, küresel ısınmanın sonucu olarak bölgenin karbondioksitin yayıldığı bir bölge durumuna gelebileceğine dikkati çekti.Brezilya'daki diğer bölgelerin de küresel ısınmadan nasibini alabileceğini belirten araştırmacılar, 100 yıl içinde yarı kurak olan kuzeydoğunun kurak duruma gelebileceğini, nüfusun yüzde 25'inin, yani 42 milyon kişinin yaşadığı kıyı bölgelerinde deniz düzeyinin yarım metre artabileceğini vurguladılar.Araştırmaya göre Rio de Janeiro bölgesi de 'en fazla tehdit altında olan' bölgeler arasında bulunuyor.'Kritik eşiğin aşılmasına' 2 derece kaldıDünyanın ortalama sıcaklığının 2 santigrat derece daha artması, 'kritik eşiğin aşılması' anlamına gelecek. 'Missouri Botanical Garden' Başkanı Peter H. Raven ve Michigan Üniversitesi'nden çevrebilimci Rosina Bierbaum'un başkanlığını yaptığı bir BM paneli tarafından hazırlanan rapor için, 11 ülkeden 18 bilim adamı çalışma yaptı.Rapora göre, yeryüzünde ortalama sıcaklık son 100 yıl içinde 0.74 derece arttı. Raporda, küresel ısınmanın yol açacağı sonuçlar, 'deniz seviyesinin yükselmesi, kuraklık ve hastalık alanlarının dağılımı, iklime bağlı doğal afetler, tarımda, ormancılıkta, balıkçılıkta ve ekonominin diğer alanlarında ortaya çıkacak hasar' gibi başlıklarda ele alındı. Tavsiye olarak ise hükümetlerin temiz enerji kaynaklarına yönelik yaptıkları araştırmalara harcanan paraları 10 milyarlarca dolar artırmaları, fosil yakıtlardan uzaklaşmayı teşvik etmeleri, kömürle çalışan termik santrallerin yenilerinin inşaatına izin vermemeleri gerektiği vurgulandı. Raporda BM'nin de on milyonlarca kişiye ulaşabilecek çevre mültecilerine hazır olması gerektiği belirtildi. Karbondioksit yerin 700 metre altına pompalanıyor Alman bilim adamları ise küresel ısınmaya karşı zaman kazanmak amacıyla, karbondioksitin yerin 700 metre altına pompalanarak depolanması üzerinde çalışmalar yapıyor. Bu amaçla Ketzin kentinde sondaj çalışmaları başlatıldı. Proje, AB'nin sağladığı 35 milyon Euro tutarındaki fon ile Ulusal Yerbilim Araştırma Merkezi (GFZ) tarafından yürütülüyor.GFZ Başkanı Rolf Emmermann, hedeflerinin iki yıl içinde 60 bin ton karbondioksiti, yeraltına depolamak olduğunu söyledi. Gazın pompalanmasına, Haziran ayı ortalarında başlanması planlanıyor.Emmermann, yeraltına karbondioksit depolanmasının kısa dönemli bir çözüm olacağını, ancak bu yöntemin atmosfere karbondioksit salımını azaltacak alternatif enerji kaynakları geliştirilinceye kadar insanlığa zaman kazandırabileceğini kaydetti.Karbondioksitin, yeraltında gözenekli kaya katmanlarında bulunan tuzlu çözeltilere depolanması amaçlanıyor. Yapılacak ilk denemelerle, pompalanacak gazın yer altındaki dağılımının nasıl şekilleneceği ve uzun süreli olarak burada durup durmayacağı test edilecek. NASA iklim uzmanı: ''Termik santral inşaatlarını askıya alalım''ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA) önde gelen iklim uzmanı James Hansen, gezegenin ısınmasına yol açan karbondioksit gazının atmosfere karışmasını önlemek amacıyla termik santral inşaatlarının askıya alınmasını tavsiye etti.Washington'da bir toplantıda konuşan iklim uzmanı, ''8-10 yıl içinde karbondioksit emisyonunu önleyecek teknolojiler geliştirilene kadar termik santrallerin inşaatına ara vermeliyiz'' dedi.Gezegenin mutlaka muhafaza edilmesi gerektiğini vurgulayan Hansen, atmosfere daha fazla karbon gazı bırakılırsa 10 yıla kadar iklimin değişmesinin kaçınılmaz hale geleceğini ve sıcaklığın artmaya devam ederek yeryüzünü bambaşka bir yere çevireceğini anlatarak uyarıda bulundu.Amerikalı uzmana göre, iklim ısınınca kutuplarda buzul kalmayacak ve denizler uzun vadede yüz yıl içinde 5-6 metre yükselebilecek.ABD Enerji Bakanlığı, 96 milyona yakın konutun elektrik ihtiyacını karşılamak için 10 yıl içinde kömürle çalışan 159 elektrik santralı inşa etmeyi planlıyor.ABD'deki kömür rezervleri, en az 250 yıl sonra tükenecek.Kömür, gaz ve petrol gibi fosil yakıtlarının yanmasıyla ortaya çıkan karbondioksit, iklimin ısınmasının en büyük sebebi sayılıyor.
Monday, 30 November 2009
Amerika'nın iklim kararı
http://www.ntvmsnbc.com/id/25025295/
Beyaz Saray, Başkan Obama'nın Kopenhag İklim Konferansı'na katılacağını ve ABD'nin sera gazı salımlarında büyük indirim hedefleri açıklayacağını bildirdi.
BBC Türkçe
Güncelleme: 09:02 TSİ 26 Kasım. 2009 Perşembe
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Obama'nın ülkesinde atmosferdeki kirlenmeye yol açan karbon gazı salımlarının 2020'ye dek yüzde 17; 2025'e dek yüzde 30, 2050'ye dek de yüzde 83 azaltılmasını önereceği bildirildi.
Sanayileşmiş ülkeler, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletebilmek için sera etkisine yol açan gaz salımlarında azaltım hedefleri belirliyor.
Bu hedef ve taahhütlerin yerine getirilmesi için kilit tarih 2020; ancak bazı ülkeler, bunun ötesine geçerek 2050 tarihini gündeme getiriyor.Avustralya, AB, Japonya ve Yeni Zelanda halihazırda gaz salımlarını 2020 tarihinde azaltacak şekilde hazırlıklar yaptıklarını ilan etmişlerdi.
Başkan Barack Obama, Nobel töreninde kendisine verilen barış ödülünü almak üzere komşu Norveç'in başkenti Oslo'ya geçmeden önce 9 Aralık'ta Kopenhag'ı ziyaret edecek.
Ancak Obama'nın 7 – 18 Aralık arasında düzenlenen; 65 kadar devlet ve hükümet liderinin katılacağı zirvenin, görüşmelerin yoğunlaşmasının beklendiği, ikinci haftasında Kopenhag'da olmayı planlamadığı belirtiliyor.
Kopenhag'a geleceğini açıklayan devlet ve hükümet başkanlarının sayısı umutların artmasına yol açsa da; zirveden güçlü ve anlamlı bir anlaşma çıkmayacağı konusunda yaygın kaygılar var.
Evsahibi Danimarka geçen hafta, tüm karbon kesintilerini ve mali yükümlülükleri kapsayan tam bir anlaşma umudundan vazgeçip "siyasi anlaşma" hedefi için çalıştığını açıklamıştı.
Obama da dün "bağlayıcı bir anlaşmaya zemin hazırlayacak, güçlü ve uygulanabilir bir anlaşma" çağrısında bulunmuştu.
HİNDİSTAN VE ÇİN'İN TUTUMUBaşkan Barack Obama'nın Kopenhag'a katılıp katılmayacağı şimdiye kadar merak konusuydu.
Birleşmiş Milletlerin iklim değişikliği konusundaki yetkilisi Obama'nın konferansa katılmasının, toplantının başarıya ulaşması açısından kritik önem taşıdığını söylemişti.
Dünyanın ABD ile beraber çevreyi en çok kirleten ülkeleri arasında görülen Çin ve Hindistan'ın henüz Kopenhag zirvesine en üst düzeyde katılıp katılmayacakları belli değil.
Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kopenhag'a gidip gitmeyeceği de netlik kazanmadı.
Erdoğan 18 Kasım'da FAO zirvesi için bulunduğu Roma'da yaptığı açıklamada "16'sında İtalya ile zirvemiz var. Diğer taraftan 17'sinde bizim yine Konya'da her yıl çok ciddi katılımla kutladığımız Şeb-i Aruz törenlerimiz var.Cumhurbaşkanımız ile de bunların değerlendirmesini yaptıktan sonra ona göre Kopenhag zirvesine kimin katılacağının kararını vereceğiz.'' demişti.
Normal koşullarda Birleşmiş Milletler'in yıllık İklim Değişikliği Konferansı'nda ülkeler Çevre Bakanları düzeyinde temsil ediliyorlar.
Kopenhag'daki zirveye katılacak 192 ülkenin temsilcileri 1997 tarihli BM Kyoto İklim Protokolü'nün yerini alacak yeni bir anlaşma sağlamaya çalışacaklar.
Birbiri ardına yayımlanan, özellikle de Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC)'nin sunduğu raporlar, bugünkü iklim koşulları üzerinde insanın etkisine ilişkin net saptamalarda bulunmuş, ayrıca artan sıcaklıkların küresel düzeyde etkilerine yer vermişti.
Bundan iki yıl önce Bali'de yapılan BM iklim değişikliği görüşmelerinde de yetkililer, Kyoto Protokolü'nün süresinin dolması ardından uygulanabilecek yeni bir küresel anlaşma üzerinde çalışma kararı almışlardı.
Kopenhag görüşmeleri, bu iki yıllık dönemin sonunu simgeliyor ve dünya hükümetleri Danimarka'nın başkentinden yeni bir anlaşmayla ayrılmayı umuyor.
Beyaz Saray, Başkan Obama'nın Kopenhag İklim Konferansı'na katılacağını ve ABD'nin sera gazı salımlarında büyük indirim hedefleri açıklayacağını bildirdi.
BBC Türkçe
Güncelleme: 09:02 TSİ 26 Kasım. 2009 Perşembe
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Obama'nın ülkesinde atmosferdeki kirlenmeye yol açan karbon gazı salımlarının 2020'ye dek yüzde 17; 2025'e dek yüzde 30, 2050'ye dek de yüzde 83 azaltılmasını önereceği bildirildi.
Sanayileşmiş ülkeler, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletebilmek için sera etkisine yol açan gaz salımlarında azaltım hedefleri belirliyor.
Bu hedef ve taahhütlerin yerine getirilmesi için kilit tarih 2020; ancak bazı ülkeler, bunun ötesine geçerek 2050 tarihini gündeme getiriyor.Avustralya, AB, Japonya ve Yeni Zelanda halihazırda gaz salımlarını 2020 tarihinde azaltacak şekilde hazırlıklar yaptıklarını ilan etmişlerdi.
Başkan Barack Obama, Nobel töreninde kendisine verilen barış ödülünü almak üzere komşu Norveç'in başkenti Oslo'ya geçmeden önce 9 Aralık'ta Kopenhag'ı ziyaret edecek.
Ancak Obama'nın 7 – 18 Aralık arasında düzenlenen; 65 kadar devlet ve hükümet liderinin katılacağı zirvenin, görüşmelerin yoğunlaşmasının beklendiği, ikinci haftasında Kopenhag'da olmayı planlamadığı belirtiliyor.
Kopenhag'a geleceğini açıklayan devlet ve hükümet başkanlarının sayısı umutların artmasına yol açsa da; zirveden güçlü ve anlamlı bir anlaşma çıkmayacağı konusunda yaygın kaygılar var.
Evsahibi Danimarka geçen hafta, tüm karbon kesintilerini ve mali yükümlülükleri kapsayan tam bir anlaşma umudundan vazgeçip "siyasi anlaşma" hedefi için çalıştığını açıklamıştı.
Obama da dün "bağlayıcı bir anlaşmaya zemin hazırlayacak, güçlü ve uygulanabilir bir anlaşma" çağrısında bulunmuştu.
HİNDİSTAN VE ÇİN'İN TUTUMUBaşkan Barack Obama'nın Kopenhag'a katılıp katılmayacağı şimdiye kadar merak konusuydu.
Birleşmiş Milletlerin iklim değişikliği konusundaki yetkilisi Obama'nın konferansa katılmasının, toplantının başarıya ulaşması açısından kritik önem taşıdığını söylemişti.
Dünyanın ABD ile beraber çevreyi en çok kirleten ülkeleri arasında görülen Çin ve Hindistan'ın henüz Kopenhag zirvesine en üst düzeyde katılıp katılmayacakları belli değil.
Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kopenhag'a gidip gitmeyeceği de netlik kazanmadı.
Erdoğan 18 Kasım'da FAO zirvesi için bulunduğu Roma'da yaptığı açıklamada "16'sında İtalya ile zirvemiz var. Diğer taraftan 17'sinde bizim yine Konya'da her yıl çok ciddi katılımla kutladığımız Şeb-i Aruz törenlerimiz var.Cumhurbaşkanımız ile de bunların değerlendirmesini yaptıktan sonra ona göre Kopenhag zirvesine kimin katılacağının kararını vereceğiz.'' demişti.
Normal koşullarda Birleşmiş Milletler'in yıllık İklim Değişikliği Konferansı'nda ülkeler Çevre Bakanları düzeyinde temsil ediliyorlar.
Kopenhag'daki zirveye katılacak 192 ülkenin temsilcileri 1997 tarihli BM Kyoto İklim Protokolü'nün yerini alacak yeni bir anlaşma sağlamaya çalışacaklar.
Birbiri ardına yayımlanan, özellikle de Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC)'nin sunduğu raporlar, bugünkü iklim koşulları üzerinde insanın etkisine ilişkin net saptamalarda bulunmuş, ayrıca artan sıcaklıkların küresel düzeyde etkilerine yer vermişti.
Bundan iki yıl önce Bali'de yapılan BM iklim değişikliği görüşmelerinde de yetkililer, Kyoto Protokolü'nün süresinin dolması ardından uygulanabilecek yeni bir küresel anlaşma üzerinde çalışma kararı almışlardı.
Kopenhag görüşmeleri, bu iki yıllık dönemin sonunu simgeliyor ve dünya hükümetleri Danimarka'nın başkentinden yeni bir anlaşmayla ayrılmayı umuyor.
Sunday, 29 November 2009
Copenhagen Conference
Only seven days to go until world leaders meet at Copenhagen to try to find a deal on Climate Change.
You can show your support for a strong deal by signing up on the Tck..Tck..Tck website. Over 9 million people have done this so far to send a message to the leaders that they want action.
http://
You can show your support for a strong deal by signing up on the Tck..Tck..Tck website. Over 9 million people have done this so far to send a message to the leaders that they want action.
http://
Friday, 27 November 2009
Trees and Rainforests!
Merhaba / Hi!
Just to let our friends in Turkey know that we have been busy planting trees in our college grounds. We are also supporting a campaign to help save the rainforests. See the link at the bottom of the blog for details. We will be having some events in our college on Monday 7th December just after the Copenhagen Conference to make people in the college more aware of the need to act quickly to protect the most precious environments on earth.
Just to let our friends in Turkey know that we have been busy planting trees in our college grounds. We are also supporting a campaign to help save the rainforests. See the link at the bottom of the blog for details. We will be having some events in our college on Monday 7th December just after the Copenhagen Conference to make people in the college more aware of the need to act quickly to protect the most precious environments on earth.
Friday, 4 September 2009
A Fantastic Visit
Wednesday, 10 June 2009
TÜRKİYE'DEKİ KÜRESEL ISINMA DAHA HIZLI
Türkiye'deki küresel ısınma daha hızlı
Dünya Bankası'nca hazırlanan bir rapora göre, iklim değişikliğinin Türkiye'nin de dahil olduğu bölgedeki sonuçları beklenenden daha kötü olacak.Rapora göre, eski Doğu Bloku ülkeleri ve Türkiye'deki küresel ısınma daha hızlı...
BBC Türkçe
Güncelleme: 10:34 TSİ 03 Haziran. 2009 Çarşamba
Dünya Bankası, Almanya'nın Bonn kentinde 180'in üzerinde ülkenin katılımıyla, 1-12 Haziran tarihleri arasında düzenlenen, iklim değişimine ilişkin uluslararası bir antlaşmanın imzalanmasına yönelik çalışmaların yapıldığı toplantılara bir rapor sundu.
5 Haziran Dünya Çevre Günü öncesinde hazırlanan rapora göre, özellikle eski Doğu Bloku ülkelerinde geçmiş dönemde ve eski Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana geçen yıllarda çevre politikalarına önem verilmemesi nedeniyle, iklim değişiminin etkileri bölge ülkeleri açısından ağır olacak.
''Avrupa ve Orta Asya'da İklim Değişimine Uyum'' başlıklı raporun yazarı, belgeye ilişkin yaptığı basın açıklamasında, iklim değişiminin bu bölgeler için, daha önce tahmin edilenden daha kötü sonuçlarının olacağını söyledi. Rapora göre iklim değişiminin sonuçlarından olan deniz düzeyi yükselmesi, bölgenin dört ana havzası ile Rusya'nın Kuzey Buz Denizi kıyılarını etkileyecek.
Rapora göre Türkiye'nin de içinde bulunduğu Adriyatik'in doğu kısmı ve Türkiye'nin Akdeniz Kıyıları havzası da olumsuz etkilenecek bölgelerden biri.
Türkiye'nin Akdeniz kıyılarının kimi bölümleriyle, Hırvatistan ve Arnavutluk'un Adriyatik kıyılarının kimi bölümleri ''fırtına taşkınlarından, tuzlu deniz sularının yer altı sularına sızmasından'' etkilenecek.
Raporda, deniz düzeyindeki yükselmenin Karadeniz'de Rusya, Ukrayna ve Gürcistan kıyılarını şimdiden etkilemeye başladığına dikkat çekildi.
Kapalı bir su havzası olan Hazar Denizi'nin düzeyi de, buharlaşma nedeniyle, 21. yüzyıl sonunda bugünkü düzeyinin 6 metre altında olacak.
Bu durum, denizdeki özgün balık stoklarını ve kıyı altyapısını olumsuz etkileyecek.
Rapora göre eski Doğu Bloku ülkeleri ve Türkiye'deki ısınma da diğer bölgelere göre daha hızlı.
Dünya Bankası'nca hazırlanan bir rapora göre, iklim değişikliğinin Türkiye'nin de dahil olduğu bölgedeki sonuçları beklenenden daha kötü olacak.Rapora göre, eski Doğu Bloku ülkeleri ve Türkiye'deki küresel ısınma daha hızlı...
BBC Türkçe
Güncelleme: 10:34 TSİ 03 Haziran. 2009 Çarşamba
Dünya Bankası, Almanya'nın Bonn kentinde 180'in üzerinde ülkenin katılımıyla, 1-12 Haziran tarihleri arasında düzenlenen, iklim değişimine ilişkin uluslararası bir antlaşmanın imzalanmasına yönelik çalışmaların yapıldığı toplantılara bir rapor sundu.
5 Haziran Dünya Çevre Günü öncesinde hazırlanan rapora göre, özellikle eski Doğu Bloku ülkelerinde geçmiş dönemde ve eski Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana geçen yıllarda çevre politikalarına önem verilmemesi nedeniyle, iklim değişiminin etkileri bölge ülkeleri açısından ağır olacak.
''Avrupa ve Orta Asya'da İklim Değişimine Uyum'' başlıklı raporun yazarı, belgeye ilişkin yaptığı basın açıklamasında, iklim değişiminin bu bölgeler için, daha önce tahmin edilenden daha kötü sonuçlarının olacağını söyledi. Rapora göre iklim değişiminin sonuçlarından olan deniz düzeyi yükselmesi, bölgenin dört ana havzası ile Rusya'nın Kuzey Buz Denizi kıyılarını etkileyecek.
Rapora göre Türkiye'nin de içinde bulunduğu Adriyatik'in doğu kısmı ve Türkiye'nin Akdeniz Kıyıları havzası da olumsuz etkilenecek bölgelerden biri.
Türkiye'nin Akdeniz kıyılarının kimi bölümleriyle, Hırvatistan ve Arnavutluk'un Adriyatik kıyılarının kimi bölümleri ''fırtına taşkınlarından, tuzlu deniz sularının yer altı sularına sızmasından'' etkilenecek.
Raporda, deniz düzeyindeki yükselmenin Karadeniz'de Rusya, Ukrayna ve Gürcistan kıyılarını şimdiden etkilemeye başladığına dikkat çekildi.
Kapalı bir su havzası olan Hazar Denizi'nin düzeyi de, buharlaşma nedeniyle, 21. yüzyıl sonunda bugünkü düzeyinin 6 metre altında olacak.
Bu durum, denizdeki özgün balık stoklarını ve kıyı altyapısını olumsuz etkileyecek.
Rapora göre eski Doğu Bloku ülkeleri ve Türkiye'deki ısınma da diğer bölgelere göre daha hızlı.
Tuesday, 2 June 2009
KÜRESEL ISINMA ÖLM KALIM MESELESİ
Küresel ısınma ölüm kalım meselesi
GUARDIAN - Istanbul - 01.06.2009
Eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın düşünce kuruluşu Global Humanitarian Forum’un, iklim değişikliği üzerine hazırladığı ilk geniş kapsamlı rapora göre, küresel ısınma şimdiden yılda 300 bin kişinin ölümüne yol açıyor. Buna göre 2030 itibariyle, sıcak hava dalgaları, seller, fırtınalar ve orman yangınları yılda 500 bin insanın ölümüne neden olacak
Bugün küresel iklim değişikliği için yapılan ekonomik harcamalar yılda 125 milyar doları aşıyor. Rapora göre, 2030 yılına kadar küresel ısınma harcamaları yılda 600 milyar doları bulabilir.İklim değişikliğiyle orantılı olarak toplumlardaki huzursuzluğun da artabileceğini açıklayan rapora göre, “Şu an dört milyar insan savunmasız durumda. 500 milyon insan ise, aşırı derecede risk altında.”Raporda, yoksul kesime 20 milyon kişi daha eklenecek ve 75 milyon kişi daha küresel iklim değişikliği nedeniyle göç edecek. Küresel ısınmanın özellikle su kaynaklarını vuracağı bunun da kıtlığa, besin üretiminin tehlikeye girmesine ve sağlık koşullarına etki edeceği düşünülüyor.
GUARDIAN - Istanbul - 01.06.2009
Eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın düşünce kuruluşu Global Humanitarian Forum’un, iklim değişikliği üzerine hazırladığı ilk geniş kapsamlı rapora göre, küresel ısınma şimdiden yılda 300 bin kişinin ölümüne yol açıyor. Buna göre 2030 itibariyle, sıcak hava dalgaları, seller, fırtınalar ve orman yangınları yılda 500 bin insanın ölümüne neden olacak
Bugün küresel iklim değişikliği için yapılan ekonomik harcamalar yılda 125 milyar doları aşıyor. Rapora göre, 2030 yılına kadar küresel ısınma harcamaları yılda 600 milyar doları bulabilir.İklim değişikliğiyle orantılı olarak toplumlardaki huzursuzluğun da artabileceğini açıklayan rapora göre, “Şu an dört milyar insan savunmasız durumda. 500 milyon insan ise, aşırı derecede risk altında.”Raporda, yoksul kesime 20 milyon kişi daha eklenecek ve 75 milyon kişi daha küresel iklim değişikliği nedeniyle göç edecek. Küresel ısınmanın özellikle su kaynaklarını vuracağı bunun da kıtlığa, besin üretiminin tehlikeye girmesine ve sağlık koşullarına etki edeceği düşünülüyor.
Wednesday, 29 April 2009
Plaque and Hatice
Blackpool Sixth Form College Korusu fidanlarını diktik
Projemiz kapsamında planladığımız çalışmalardan birini daha gerçekleştirdik. Ege Orman Vakfı ile ortaklaşa yürüttüğümüz ağaçlandırma kampanyası 1000 fidanlık bir koruya dönüştü.
Proje öğrencilerimiz I. dönemin ortalarından beri okulumuzda ve çevrede hem projemizi anlatıp hem de fidan satışı yaptılar. 1000 fidana ulaştığımızda Ege Orman Vakfının Menderes- Görece bölgesinde belirlediği bir alana fidanlarımız dikildi. Koruya proje ortağımız olan okulun adını verdik. "The Wood Lot of Blackpool Sixth Form College". 17 Nisan 2009 da korulukta temsili ağaç dikme töreni yaptık.Ege Orman Vakfı bize bir plaket verdi.
( We had made a new activity with our group. The Project Team planted 1000 young tree with Ege Orman Vakfı in 17th April 2009. And they presented a plaque to us.)
Friday, 24 April 2009
Merhaba arkadaslar!
Here is a photo of some of our group after one of our recent Turkish lessons. In the picture you can see (left to right): Lauren, Jenny, Claire, Kate, Steven, Abi, Efrem (Staff), Anthony, Lucy, Sam, Oliver, Naomi, Imren (Our Turkish teacher), Chris, Jon (Staff) and Ben.
We have enjoyed our Turkish lessons. Our teacher Imren is cok guzel!
Gorusuruz!
Here is a photo of some of our group after one of our recent Turkish lessons. In the picture you can see (left to right): Lauren, Jenny, Claire, Kate, Steven, Abi, Efrem (Staff), Anthony, Lucy, Sam, Oliver, Naomi, Imren (Our Turkish teacher), Chris, Jon (Staff) and Ben.
We have enjoyed our Turkish lessons. Our teacher Imren is cok guzel!
Gorusuruz!
Tuesday, 17 March 2009
Kipa 10.Yıl Lisesi Çevreci Sınıf Projesi(The competition of environmentalist class in Kipa 10. Yıl Lisesi
Selam arkadaşlar ben burada okulumuz için başlattığım temizlik projesinden bahsetmek istiyorum.Çöpler beni çok rahatsız ettiği için sınıflar arası temizlik kontrollerine başladık.Her ay ayın en temiz sınıfları ve en kirli sınıfları seçilecek.Bu konuda bizler gibi duyarlı öğrencilerimizin projeye katılmalarını bekliyoruz.Şimdiden teşekkür ederim...
Thursday, 12 March 2009
Threat to our Oceans
Here is an important story about the affect of increasing C02 emissions on our oceans.
http://news.bbc.co.uk/2/hi/science/nature/7936137.stm
This is often a forgotten impact of climate change but a very worrying one!
Jon
http://news.bbc.co.uk/2/hi/science/nature/7936137.stm
This is often a forgotten impact of climate change but a very worrying one!
Jon
Wednesday, 11 March 2009
İngilizce Kursu(The English Course)
Okulumuzda yürütülmekte olan Comenius Okul Ortaklıkları Dil Projesi kapsamında taahhüt ettiğimiz gibi 27 Ekim 2008-24 Şubat 2009 tarihleri arasında Gaziemir Halk Eğitim Merkezi okulumuzda proje öğrencilerinin devam ettiği bir İngilizce kursu düzenledi. Gaziemir Anadolu Teknik, Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi İngilizce öğretmeni Deniz Dakkur Halk Eğitim Merkezi tarafından kurs öğretmeni olarak görevlendirildi. Haftada 3 gün ve üçer saat olarak devam eden kurs 24 Şubat 2009 tarihinde yapılan değerlendirme sınavı ile sona erdi. Öğrencilerimiz kursu başarı ile tamamlayarak sertifika almaya hak kazandılar. Kurs öğretmenimize sonsuz teşekkürlerimizi ve sevgilerimizi iletiyor, öğrencilerimizin bilgilerini taze tutmalarını ve geliştirmelerini diliyoruz.
(Gaziemir Office for the Education of People had an English Course that we had contracted to do it, at the Comenius Application form 2008 for School Partnerships, between the dates of 27 October 2008 and 24 Fabruary 2009. The course teacher was Deniz Dakkur. We express her heart- felt thanks. The trainees crowned all the course and they deserved certificate. We congratulate them on because of this.)
Tuesday, 10 March 2009
Mertcan is e_mail address.
Hi friends,
I'm Mertcan.My e_mail address is izzetmertcan_94@hotmail.com :)
I'm Mertcan.My e_mail address is izzetmertcan_94@hotmail.com :)
Monday, 2 March 2009
Sevgili arkadaşlar, Geçenlerde çevre ile ne yapabilirim diye düşünürken aklıma bir fikir geldi.Oturduğum apartmanda atık pil kampanyası başlatmaya karar verdim.Bunun için ilk önce apartman yöneticisinden izin aldım.Kendileride bu konuda çok duyarlşı olduğu için hemen izin verdi.Hemen eve gidip 5 litrelik boş su bidonunu ayarladım.Sonra amacımı anlatan bir deyazı hazırladım.Ve yazıyı apartman girişindeki panoya astım.Bidonu da oraya yerletirdim.Yazıyı gören apartman sakinleri benim kampanyama katılmaya başladılar.Çok mutluyum,çevre için bundan daha iyi ne yapabilirim ki?Kendimle gurur duyuyorum:)
Friday, 27 February 2009
Visit to Lancaster University and "Let's Cool It" Awards
Please follow this link http://domino.lancs.ac.uk/info/lunews.nsf/I/B4296CAF0A2B598A80257568005AC364 for a story from the Lancaster University website on our visit and the awards our poster and poetry competition. More pictures soon!
Jon
Jon
Thursday, 29 January 2009
AFİŞ YARIŞMASI(POSTER COMPETITION)
Aralık ayı ortalarında okulumuzda, Comenius projesi kapsamında "Küresel Isınma" konulu bir afiş yarışması düzenlendi.Son başvuru tarihi 6 Ocak'tı. Oldukça yoğun bir ilgi vardı. Yarışmaya katılan tüm öğrencilere teşekkür ediyoruz. Ellerine ve yüreklerine sağlık. Tüm çalışmalar o kadar güzeldi ki!.Hepsini blog sayfada yayınlamak isterdik ama maalesef mümkün değil.Ama proje koridorunda sergileniyor hepsi. Dereceye giren öğrencilerimiz için 12 Ocak 2009 da ödül töreni düzenledik. Törene İlçe Milli Eğitim Müdürü Cemal Büyüker, Şube Müdürü Adnan Çavdar,Okul Müdürümüz Ali Bayram Tetik, Müdür Baş Yardımcımız Ali Musa Bina, öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz katıldı.Oldukça keyifli ve gurur verici bir törendi.İlk üç dereceye giren ve mansiyona layık görülen afişlerin yaratıcılarına ödülleri verildi.Afiş yarışmasının her aşamasında yarışmaya katılan öğrencilerimizle resim öğretmenlerimiz Hüseyin Helva ve Serpil Semerci ilgilendi.Onlara çok teşekkür ediyoruz.
(In mid-December, we organized a poster competition the subject of which is "Global Warming". Art teachers were responsible for this competition. We had the award ceremony for the first three winners at 12 January 2009. )
(In mid-December, we organized a poster competition the subject of which is "Global Warming". Art teachers were responsible for this competition. We had the award ceremony for the first three winners at 12 January 2009. )
Saturday, 24 January 2009
The Rainwater Harvesting Tank
On the 21st of January we took an informing visit to the new building of our college 'Medlock'.
‘The Rainwater Harvesting Tank.’
If there is an insufficient amount of rainfall, the tank will be backed up with mains water to ensure that the toilets would always work.
We were looked after by the Estates manager Andy Martin, who took us on a fascinating tour around the construction site.
We had a look at the most important feature of the new area...
‘The Rainwater Harvesting Tank.’
Our tank holds an amazing 8000 litres of water! which is collected by rainwater pipes from the roof of the new building. The water collected is pumped up to a tank situated in the new 'Plant room' on the second floor where it is treated and used to flush the male and female toilets in Medlock.
If there is an insufficient amount of rainfall, the tank will be backed up with mains water to ensure that the toilets would always work.
It is estimated that installing the rainwater harvester will save over
2million litres of water
per year!
The new scheme for phase 2 is just the beginning as much more is planned by the college to help preserve our world for future generations.
'Let's heal the World'
Together.
'Let's heal the World'
Together.
Subscribe to:
Posts (Atom)